24 Eylül 2023 Pazar

"YOLUMDAN ÇEKİL - 10 -"

 - Ulu sözlük -

"sinan oğan" başlığından;

hikâye bu ya, adanalı'nın biri kafayı çekmiş, çıkıvermiş kilisenin çan kulesine! çan'ı kırıp içini -bir güzel- şarapla doldurarak beklemeye koyulmuş. bir de bakmış karganın biri -çan'ın kenarına tüneyerek- şaraptan içmiş ve -yetmezmiş gibi- dönmüş şarap dolu çan'a sıçı-vermiş? adanalı ise bakmış bakmış ve bu manzaraya şaşa-kalmış?

sonra da; "- ulan müslüman desem şarap içmezsin, hıristiyan desem çan'a sıçmazsın, sende benim gibi allah'sız adanalı'nın tekisin, he mi? demekten de kendini alamamış!

- seni gidi "allahsız - imansız - namussuz" karga seni, ölmeyeceksin(o dokuz tahtanın altına girmeyeceksin?), din gününün sahibine(ve o'nun salih kullarına) hesap vermeyeceksin öyle mi?

ne demişler; "- ne yaparsan yap, karga bok yemekten vazgeçmez imiş?"

24.09.2023 17:00             ehli mekke

8 Eylül 2023 Cuma

- 300. Nolu tanım: -

 -Ulu sözlük-

"türkler mavalidir islam'ı temsil edemezler" başlığından;

Rasulü Ekrem(aleyh es-selam)'ın tercih ve tasarrufu ile alâkalı MÜSTAKİM bir yoldur ki ilgilisine ayandır. Kahbe bizansa gözdağı vermek üzre hazırlattığı Mute ordusuna -azatlı kölesi- Zeyt bin Hariseyi kumandan tayin ettiğinde kabileci - saltanatçı araplar itiraz etmişler seçkin birinin kumandan olmasını istemişler idi. Resulü Ekrem onları kınamış - tazir etmiş ve o şehid olursa -ensardan- Abdullah bin Revaha olsun, o da şehid olursa, -amcası oğlu- Cafer bin ebitalip olsun, eğer o da şehid olursa Müslümanlar -aralarından- bir kumandan intibah etsinler deyu emir buyurdular. İrtihallerinden önce irtidat eden isyankâr araplara karşı ordu hazırlatıp ona da -kölesi oğlu- Üsame bin Zeyd'i kumandan tayin ettiğinde ise yine aynı itirazlar vuku buldu, lakin Allah Rasulü kararından dönmedi ve bu hâl üzre Mevlâsına kavuştu. Kabilecilerin ısrarı sürdü ve bu sefer -halifei Rasulüllah- Ebu Bekir'e müracaat ederek kumandanın değişmesinde direttiler, Sıddık-ı Ekber ise; "ALLAH RASULÜNÜN BAĞLADIĞI DÜĞÜMÜ ÇÖZMEM!" diyerek teklifi reddetmiştir. Faruk-u Azam, Ali el-Murtaza ve onların "Kıstas-ı mustakim tarzı ihtiyarilerini" (dini bütün) Türk Milliyetçileri devr-i daim ettirmişlerdir. 

Böyle biline!..