29 Nisan 2025 Salı

"SUS PAYI HİSSEDARLIĞINDAN, ÇANAK YALAYICILIĞINA!"

Yok "zillet", yok "çamur" diye (kendisi gibi) milletimizi iki "mendebur kampa" böldüğünü zanneden 'ameri-kancıkizm'in eli böğründe kalacak ve "Aziz milletimiz" (müstakil bir) "üçüncü yol" açacaktır? (Bi-İZNİLLAH)
Türkiye’yi Peygamberlerin varislerine düşmanlık gösterilmesini bir ilerleme yolu olarak benimsemiş insanların belirleyici kararları aldıkları bir ülke olması hasebiyle karanlığın en koyulaştığı ülke saymamız gerekiyor. Türkiye’deki son yedi-sekiz yılda yürürlüğe giren değişme sebebiyle düşünce hayatı diye bir şeyden bahsetmek imkansız hale geldi. Türkiye, tarihini defalarca inkar etmeyi marifet sayanların "göbek attıkları, omuz titrettikleri, kalça salladıkları" bir ülke. Onlar göbek attıkça omuz titrettikçe, kalça salladıkça üzerlerine para iliştirildiğini ve bu işleri ne çok ve ne derecede dikkat çekici tarzda yaparlarsa iliştirilen para miktarının artacağını biliyorlar. Türkiye’de Peygamberlerin varisi olmak suretiyle bir paye kazanmaktan "kaçan, korkan, rahatsız olan" insanlar yaşamaktadır. Bir taraf İslam düşmanlığı yaparak sermayeyle arasını uyuştururken diğer taraf "İslam düşmanlarına karşı çıkmamanın" sağladığı primle sermayeden lütuf bekliyor. Türkiye’de hem sermayeyle akrabalığı şeref sayanlar ve hem de sermaye tarafından taltif edilmeyi bekleyenler müştereken bir çığır açtılar. Yeni çığır sermayenin yerli veya yabancı olarak ayrıma tabi tutulmasından kaçınmaya ruhsat veriyor. Çıkarlarını güvence altına almayı "Türkiye’yi boyunduruk altında tutmak isteyenlere" hizmette görenlerin iktidarına itiraz etmiyoruz. Çünkü onların iktidarı "vartayı atlamamızı" sağlayacak. Her alanda varta atlatma telaşıyla rıza gösterilen kısa görüşlülük çözümsüzlüğün ömrünü kırk yıl, seksen yıl, iki yüz seksen yıl uzattı. Temdit neye mal oldu? Çözümsüzlüğün faturası kime çıktı? Bu sorulara cevap verecek babayiğit ortalıkta yok. Zaten Türkiye’de babayiğitliğin, her türden yiğitliğin modası geçti. "Türk milletinin başına gelen belaları kendi keselerini şişkin kılacak derecedeki kara dönüştürenlerin modası -bir türlü- geçmiyor.” (Cuma Mektuplarından; -İsmet ÖZEL- Hafizehullah)

17 Nisan 2025 Perşembe

(- 5 -) "Mahmud Esad COŞAN (Rhm.)"

2001. yılında ta Avusturyalar da -karanlık bir operasyonla- Şehid edilmiş, "Alim - Fazıl ve bilge" zat-ı muhterem. Mekke de bağlısı -mühendislerden oluşan bir gurubun açtığı dergahta- sohbetlerini bir çok kez dinlemişliğimiz vardır. Türk-İslam edebiyatına hakimiyeti, vatanseverliği ve İslam siyasetine dair müktesebatı-müstakim görüşlerinden istifade ettik. Etrafındaki mühendis gurubunun yönlendirmelerine -bilhassa- Ş. Şensöz'ün (sonradan TBMM'nin tamir ve resterasyon işini yaptı) hemen kanar ve ikna olurdu? Bu mühendisleri yönlendiren-etkileyen de -moon'cu- Kerkut Özal lanetlisi olduğu içindir ki Erbakan hoca ile dahi arası yoktu!. Aziz milletimize hizmeti gani-mütevekkil bir Allah dostu olduğuna şehadet ederiz. Makamı ali olsun(amin). (AHZAB Hattı / HANDAĞI)

15 Nisan 2025 Salı

- 4 -

-Uludağ Sözlük- "normal sözlük" Başlığından; "ne idüğü belirsiz, ajan-pravakatörler?" harici hüsn'ü kabul gördük demiş idim lakin yanılmışım? tam bir "ajan-pravakatör" yatağı, "operasyon çocuğu - Abdülfiravun" dolu? (14.04.2025 20:12 ehli mekke) iki hamle de 4+21 Toplam da 25(yirmi beş) adet tanımımın silindiği sözlük? Zerre kadar "Allah'a - Kitab'a - iman'a - emeğe" saygıları var ise iade ederler. Yoksa "dua etsinler ki gökten kemik yağsın?" (14.04.2025 20:34 ehli mekke) "madaratör" adı altında öyle bir "müstebit güruhun" tahakkümündedir ki, onların nazarın da "köpek - maymun ve İNSAN" aynı saftadır? Bir gün "maymunlardan biri" dile gelip onlara hitap etse, aralarında "şan-şöhret sahibi" olur? (15.04.2025 10:20 ehli mekke - HANDAĞI)

13 Nisan 2025 Pazar

- 3 -

Bu kişi(Ebu Muhammed Culani) -bir grup- Suudi istihbarat (mebahis'ed devli) elemanıyla dükkanı basan ve - dükkan sahibine baskı kurarak- oradan çıkarılmamızın müsebbibi olanlardan biridir!. Asla, Türk milletinin dostu değildir? (AHZAB Hattı / HANDAĞI)

- MUSTAZ'AF TÜRK MİLLİYETÇİLERİ -

-Muhammed Bahadırhan DİNÇASLAN - "Ekşi (sözlük) de bir tanım paylaşmış (dayak zoruna gitmiş yiğidin!)" -alıntı- "bir süre önce polis dayağı yedim. annem başta olmak üzere birçok insan üzülmesin diye detayları anlatmıyorum. fakat içimde büyüdükçe büyüyor. polis karşıtı edebiyat eserlerini okuyasım tuttu. derken aklıma ihsani'den bir eser düştü. baktım sözlükte de paylaşılmış, ama tekrar paylaşayım istedim: (bizden selam olsun polis şefine, peşimize adam salıp durmasın, ortasına düştüceği çamuru, kaldırıp da başkasına vumasın.) (gavurun sunduğu üç beş paraya, kendisini bağlamasın kiraya, memleketin bağrındaki yaraya, yalanını merhem diye sürmesin.) (onca sanat bozucudur zannında, arasın bozuğu kendi kanında, ortadaki gerçeklerin yanında, kimsenin gözüne perde germesin.) (ağaların yanı yerimiz değil, vatanı satanlar yarimiz değil, zulme boyun eğmek karımız değil, herkesi kendisi gibi görmesin.) (üç teresin gitmek için hoşuna, mesleğini kirletmesin boşuna, toplasın aklını kosun başına, bir daha da böyle bir pot kırmasın.) "Hiç merak etmesin (er yada geç) o dayaktan bizde "payımızı" alacağız!. Hem bizim üzülecek annemiz de yok, çünkü hayatta değil!. Gelelim "solperen" tanımına; -türkçü- nihal atsız'ı sevmem ve takdir de etmem, lakin şu "islamcılık" tarifine katılıyorum "- Bütün beynelmilelci hareketler sol'dur, o sebeple "islam beynelmilelciği (ümmetçilik)" de sol bir harekettir?" der. Ben milliyetçiyim siz "SOLPERERENİ" yanlış yerde arıyorsunuz? MESELEN; (A TEAM , FİRAVUN'UN EMİR ERİ) YAVUZ KİŞİSİ Kİ, "SOLPERENE" GÜZEL BİR ÖRNEKTİR? Biz "Mustaz'af (güçsüz bırakılmış) Türk Milliyetçileri" olarak, kendisine ecir-sabır diliyoruz. Ve -Rabb el-Aleminden- "Müşrik-müstekbir (Şirk-ehli, kibirlenen) Abdülfiravun(FİRAVUN'UN KULLARI)'na karşı" ayaklarımızı sabit-kadem kılmasını diliyoruz!. Bu topraklarda kendini "TÜRK POLİSİ-JANDARMASI-İSTİHBARATCISI" olarak tasvif eden(VASIFLANDIRAN)" hiç bir kimse, kendisinin "ABD-İSRAİL AJANI" olduğunu ikrar etmeden "BİZLERE" -el kaldıramayacak- "TEVKİF EDEMEYECEKTİR!." (AHZAB Hattı / HANDAĞI)

11 Nisan 2025 Cuma

"KUR'AN'IN YARATTIĞI DEVRİMLER - 2 -"

-Normal Sözlük- "akp israil mezalimi" başlığından; Diş-kuş işleri "PAGAN"ı Ha-kansız - imansız israille savaşmak istemiyormuş, g.t-baş tutmuyor elleğam? Bak Yemen'e - gör YEMEN'i belki yüzünüz kızarır!. (AHZAB Hattı / HANDAĞI) "Normal sözlük" de bir "densiz"e cevaben; - Hele de bakalım, bizim yüzümüz neden kızaracakmış? devletlülere dili dönmeyen bize sardırıyor! Senin de "çanın" cehenneme, hadi oradan, dua et de "gökten kemik yağsın?"

"KUR'AN'IN YARATTIĞI DEVRİMLER - 1 -"

1 Nisan 2025 Salı

- 10 -

İmdi; Volkan ağabeyi kaybetmişiz, dün u19 takımımız tarihi bir başarı kazanmış ve "kuzeyin oğluna" ithaf etmiş, üstüne üstlük (inter'e golü) "Ekrem" adında bir futbolcumuz atmış (ortaluk yıkılıyor) ce ha pe'li sikko'dan muhalifler de tık yok? Birde "rizeli-oflu siyonistlerle" bir tutuluyoruz ki "akla-insafa-vicdana" zarar ve iğrenç bir iftira? ("KUZEYİN ÇOCUKLARI" ha bu "orstopolluğu" asla unutmaz?) -20 yıl kadar önce Arabistan da- Trabzonlu bir abimizin oğlu var idi (ismi Ekrem), bizim Hafuzumuz da (5-6 yaşlarında) "Eklem Eklem (Ekrem diyemiyor)" geziniyor peşlerinde? Bir gün uşak patladı "Abi de lan!" deyiverdi? Ha bu "İmamson"u sevmem, lakin bu "Trabzonlu düşmanlığına karşı?" destekleyerek "Ekrem Abi diyeceksiniz ulen" deyu ünlüyorum!. Hadi bakalım "el mi yaman - bey mi" görelim? (AHZAB Hattı / HANDAĞI)

- 9 -

İnsanlara iyilik-şefkat ve merhametten başka tavır takınmayı bilmeyen şu adama dahi ağız-burun büküp, hakaret etmekten geri durmayan "bağnaz-yobaz, yaban domuzu sürüsü melaini" (Şanı pek Yüce olan)Allah'a havale ediyorum, bakalım o menhus canları nerelerinden çıkacak, göreceğiz? (AHZAB Hattı / HANDAĞI)

28 Mart 2025 Cuma

- 8 -

Evvel çalıştığım fırına pide almak üzre uğradım, olacak ya -yeni tayin gelen- Hendek müftüsü ile karşılaştık hoş-beş, tanışma hasbihal faslından sonra ayrılmak üzere iken, -son seçimlerde- bağımsız belediye bşk. adayı olduğumu söyledim, (söylemez olaydım?) adamın hali bir değişti ki birden cin çarpmışa döndü ve (vedalaşmadan) kapıyı zor buldu? Ha bunlar değil müftü, "zühtü" dahi olamaz, firavun kulları!. (AHZAB Hattı / Hendek)

21 Mart 2025 Cuma

İbadetlerin kabul edilmesinin şartları;

Burası "SAKARYA (AHZAB Hattı)" Hafız;

"Ugsum Billah(Allah'â kasem ederim ki)" buradan çıkış yok; Burası "SAKARYA" Hafız, (Geçen sene) 31. Mart da "KODUĞUMUZ TOKADIN SESİ" ancak imdi duyuldu? Bu iş bitmiştir, şükür "YARADANA" Hafız? Hamd-ü Senalar olsun!.

"KENDİNİ YİYEN PUT?"

-merhum- Abdurrahim Karakoç "50 yılın muhasebesi" şiirinden; "Yürüyen, konuşan, yiyen, doymayan, Kaç put sevdik, kaç put seçtik sayamam. 'TOPRAKLARI KANIMIZLA SULADIK', Kör kuyuda ekin-biçtik sayamam." (AHZAB Hattı / Hendek)

13 Mart 2025 Perşembe

-Eş ŞEHİD- RAMAZAN HOCA (RHM.)

Mücadele azim ve kararlılığı mikyasında, -bu asrın- "Ebu Zer"i mesabesinde addederiz!. Zalime - zulme karşı kıyamını "ŞEHADET iLE" taçlandırmıştır, katlinin müsebbibi "sarıklı domuz-sürüsü"nün (o mazlumların kanları ile kirlettikleri) "sarıklarını" kafalarına çivilemezsek bize de "adam-insan" demesinler? "YA MUNTAKiM iNTiKAM, SİLİNSİN GÖNÜLDEN GAM!.""

12 Mart 2025 Çarşamba

"İSTİKLAL DUAMIZIN KABULÜ"

AMİİİN..

"5'ci Mourad gavurunun "CİA AJANI" Torunu;"

(Sözüm ona, -cia elemanı- "SULTANIN"?) Elimizde -600. sayfalık- bir romanı mevcut, annesi Selma hatunun hayatını yazmış? Biraz okudum da "osmanlıcılık" mel'anetinin, direkt "amerikancılıkla" örtüştüğünü (müteratif olduğunu), bir kez daha müşahade ettim!. (AHZAB Hattı/ Hendek)

1 Mart 2025 Cumartesi

- Ha bu "firavun-deccaliyet" ile, kapanmamış bir hesabımız var? -

Açıklama yapılan otel de pkk’lı Osman Baydemir’in oteli! 2013 yılında Erdoğan Başbakan ve Baydemir Diyarbakır belediye başkanıydı ve başbakan aşağıdaki sözleri söyleyen adamın ayağına ziyaretine gitmişti. Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir, Güneydoğulu gazetecilere verdiği iftar yemeğinde, medyaya da yansıyan açıklamasında bakın ne diyor: "Kuzey Irak'ta özerk bir Kürdistan kuruldu. Başşehri Erbil'dir. Kuzey Suriye'de özerk bir Kürdistan kuruldu. Başşehri Kamışlı’ dır. iran'da da özerk bir Kürdistan kurulacak. Başşehri Mahabad olacak. Türkiye'de de bir özerk Kürdistan kurulacak. Diyarbakir'in ismi değiştirilerek 'Amed' yapılacak. Başşehir Amed olacak. Bu 4 başşehir Avrupa Birliği’nde olduğu gibi yanlarına Ermenistan ve Ürdün'ü de alıp, sınırları da kaldırarak 'ortak para birimine' geçecek ve 'Büyük Kürdistan Birliği' hayat bulacak."

27 Şubat 2025 Perşembe

"HERKESLE VE HİÇ KİMSESİZ (Ha bu "top"a sert gireceğum;) - 5 -"

"Türklüğü -Anayasadan- kaldıracak imiş? -bin lanetli- soysuz hımar? Ha bu eşşeği -acilen- etmeli tımar! Agop Öçalanyan tezgahından havale; Vaftiz de "Sİ(L)KSİN SENİ" Peder Gomaaar!."

23 Şubat 2025 Pazar

"HERKESLE VE HİÇ KİMSESİZ(Yalova) - 4 -"

Geçen sene başı, bir özel hastane(uzmanlar A.Ş.) -yoğun bakım ünitesin de- 13 gün yattığım şehir. -Onlarca kez- "öldüm-öldüm dirildim" ve çok kütü muameleye tabi tutuldum, resmen canıma kast ettiler? hastahane tam bir A.hitler'in "mengele - salhanesi?" Niçün bana böyle muamele ettiklerini onlar da biliyor, ben de? Vakti-zamanı var, o gün gelsin, s.k.rteceğim? (iNŞAALLAH).

21 Şubat 2025 Cuma

20 Şubat 2025 Perşembe

- AKP İLE TÜSİAT BİRBİRİNE GİRMİŞ? -

Haddizatında A(ey)K(ki)P(pi) "gayri milli (Türk-Kürt milletine azılı düşman)", vahşi kapitalist, tefeci - bezirgan sermayenin ürettiği "lanetli" bir yapı idi ve cicim ayları -en nihaye- bitince, s.ç.m ayları sert patladı!. (Hendek / AHZAB Hattı)

12 Şubat 2025 Çarşamba

"اِنَّ شَرَّ الدَّوَٓابِّ عِنْدَ اللّٰهِ الصُّمُّ الْبُكْمُ الَّذ۪ينَ لَا يَعْقِلُونَ" (-Allah katında, yeryüzündeki canlıların en "ŞERLİSİ", aklını kullanmayan sağırlar ve dilsizlerdir)

"Kur’an Penceresinden Özgürlük ve İsyan" (Prof. Dr. Yaşar Nuri ÖZTÜRK) İslam dünyasının Kur'an’a kötülüğü, Cahiliye şirkinin kötülüğünden çok daha büyüktür. İslam dünyasındaki siyaset ve saltanat kodamanları çok iyi biliyorlar ki, Kur'an mesajı, esasında olduğu gibi hayata geçirilirse sürdürdükleri saltanat yerle bir olur. Bunun içindir ki bu saltanat kurtları çeşitli oyunlarla tezgâhlar kurup Kur'an’ın mesajını işlemez hale getiriyor, o mesajları birtakım şeytanî oyunlarla hayatın dışına itiyorlar. İşte bu, Mekke müşriklerinin yaptıklarından çok daha vahim, çok daha yıkıcı, çok daha namert bir tavırdır. Mekke müşrikleri Kur'an'a ve Muhammed'e açıkça düşman olduklarını söyleyerek Kur’an'ı dışlıyorlardı; bugünkü İslam dünyası ise Kur'an'a ve Muhammed’e iman ettiğini söyleyerek Kufarîı dışlıyor. Evet, İslam dünyası, Kur’an'ı tutuyor, hem de başlar üstünde tutuyor ama sadece kâğıtları ve kılıflarıyla tutuyor, hükümleriyle değil. İslam dünyasının Kur’an’la münasebetinin şu cümle ile özetlenebileceği kanısındayız: "Kâğıtları ve kılıfları baş üstüne, hükümleri ayak altına!” Kur'an, sözde İslam dünyasının neler yaptığını, müstahak olduğu perişanlığın gerekçelerini göstermektedir. Kur'an, mücrim duruma gelmiş İslam dünyasına elbette ki Müslim muamelesi yapmayacaktır.
-DİNCİ - DİNSİZLİK;- Hiçbir korumacılık,tarafçılık, ikiyüzlülük yapmadan. Dinci dinsizlik kavramının kullanıldığı sure Maun Suresi’dir. Kur’an burada, muntazam namaz kılan yani görüntü ve resmiyet itibariyle ‘mükemmel’ sayılan bazı insanların bazı kötülükleri yüzünden dinsiz-imansız inkarcılar olduğunu, bu örtülü dinsizlerin namazlarıyla bile lanetlendiklerini bildirmektedir. Maun Suresi’nin insanlık dünyasına tanıttığı dinci dinsizliğin temel göstergeleri de sarsıcı birer ibret dersi taşımaktadır ve şunlardır: 1. Yetimi yoksulu itip kakmak, yoksulların toplumsal servetten pay almalarını özendirmemek yani paylaşımı engelleyerek kitlelerin sefaletine sebep olmak. Bugünkü dile çevirirsek, sosyal devleti yok etmek veya işlemez hale getirmek. 2. Bütün bu kötülükleri yaparken bir yandan da muntazam namaz kılmak, 3. Riyakârlık yani ikiyüzlülük yapmak, 4. Kamu hak ve imkânlarının gitmeleri gereken yere ulaşmalarına bir biçimde engel olmak. Bu engel olma o imkânları çalıp çırpmak şeklinde olabileceği gibi, çalıp çırpanlara seyirci kalmak şeklinde de olabilir. Maun Suresi bu iki şeklin her ikisini de lanetliyor. Kur’an, ‘dinci dinsiz’ tiplere, Müslüman muamelesi değil, müşrik muamelesi yapıyor. Çünkü dinci dinsiz tip, mümin sıfatını kaybetmekle kalmamış, şirkin en namert şekli olan riya şirkine batmıştır. Böyle birisi, kâfir olma şansına da sahip değildir. Çünkü o, inanç kimliklerinin en kötüsünü taşıyan müraî (riyakârlığı din diye pazarlayan) tiptir. Günümüz Türkiyesinin su başları bu tiplerle doludur. Ve Türkiye’nin en büyük felaketi de budur. Dinci dinsizliğin üç saltanat dönemi Dinci dinsizliğin dinler tarihi boyunca üç büyük saltanat dönemine tanık olmaktayız: 1. Emevî dinci dinsizliğinin saltanatı, 2. Engizisyon dinci dinsizliğinin saltanatı, 3. Anadolu dinci dinsizliğinin saltanatı. Bir tarih terimi olarak engizisyon, din adına saltanat kurmuş binlerinin güdümündeki mahkemeleri ve bunları kotaran çıkarcı Allahsızların zulümlerini ifade etmek için kullanılır.

5 Şubat 2025 Çarşamba

"HERKESLE VE HİÇ KİMSESİZ" - 3 -

"FRAVUN-SAHİRLERİ, OFLİ İBLİS VE -YANCISI- PÜSKÜLLÜ BELA" Sıra sizde, BİLESİİİZ!. (Ahzab Hattı / HENDEK)

"HERKESLE VE HİÇ KİMSESİZ" - 2 -

Ben ki "Aziz Türk-Kürt" milletinin en aciz ferdi olarak "Müstakil belediye başkan adayı" olup, "çamur ittifakı mel'anetini" sikertip atmışım, Ahzap hattın da!. Birde "önceki belediye başkanı" deyu ilan vermiyor mu, kabileci-haşlak!. Yürüüü, bre 'ENSE TRAŞIN GÖREM!.'

1 Şubat 2025 Cumartesi

"HERKESLE VE HİÇ KİMSESİZ"

YALNIZLARIN TÜRKÜSÜ Sonsuzun rahminde yaşayan Sonsuzluk eriyim. Ey eğilmez başımı okşayan! Ben o öksüzlerden biriyim! Elinde kuru bir kamıştır bu benlik, Senden başkasına duymam yârenlik. Bükülmez bilektir adım, Zapt edilmeyen mızrak. Yalnız kendimedir feryadım, Gönlük pâk, yüzüm berrak. Üflediğin kamış olmak ne güzel! Ey zaptu raptı tanımayan el! Senden gayra dik başlıyım, Çatık kaşlıyım; Sert ve serseri, Ne ileri ne geri. Tunç yüzlü, kor gözlü adamım ben; Üstümde tutmadım hiçbir eli, Özgürlük gibi deli, Sarp kayalardan inen sular gibi heybetli, Çığlık gibi gür sesli Ve bereketli. Aşkım yalnız sana, Tanık ol bana! Ey kara günlerin ak dostu sevgili! Ey ölümsüzlüğümün kefili! (Yaşar Nuri ÖZTÜRK -Rahimehullah-)
"Hayatımın en büyük eserlerinden biri olan ‘Kurtuluş Savaşı’nın Kur’ani Boyutları" adlı üç çalışmanın kısa bir özeti; 80 yıldır sorulmayan ve sorulmadığı için başımıza bin türlü dert açan hayati soru şudur: İslam mirasıyla Atatürk mirası, bizim daha çok kullandığımız ifadayle, Muhammedi mirasla Mustafa Kemal mirası arasında bir çelişme var mıdır? Elinizdeki eser bu soruya "Hayır, yoktur" cevabını veren ve bu dinsel ve tarihsel belgelerle ispatlayan ilk eserdir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’ni, Kelime-i Şehadet düşmanı haçlı kodamanlar ile işbirliği halinde çökertmeye çalışan dinci ve dinsiz ekipler, bu başarılarını asla kendi zekalarıyla elde etmediler. Onların çapları buna yetmez. Onların iki büyük güç kaynağı oldu: 1. Haçlı seferlerinin Atatürk mirasını ve Türkiye Cumnhuriyeti’ni tahrip için verdikleri her türlü destek, 2. Cumhuriyetin ve Atatürk’ün savunucusu olduklarını söyleyenlerin yetersizlikleri, basiretsizlikleri ve yer yer ahmaklılkları. Mısır’ın en büyük İslam bilginlerinden müfessir Ferit Vecdi ve müfessir Tantavi’ye göre, Türk Kurtuluş Savaşı tarihin en büyük mucizelerinden biridir ve bu yapısıyla, peygamberler tarihinin olağanüstü eylemleri arasında sayılmalıdır. Kur’anın tek düşmanı vardır. Zulüm. Müdafaa-i Hukuk’un da tek düşmanı olmuştur. Zulüm. Müdafaa-i hukuk tabirin bizzat kendisi, zulme karşıtlığın açık ifadesidir. Anadolu’nun kurtuluş ve aydınlanma mücadelesinde savaşın hedefi ve gerekçesi olarak ırk, para, bölge, renk ve hatta din gösterilmiştir. Tek gerekçe hukuktur, hukukun müdafaasıdır. Kur’an, saldırı savaşına izin vermez. Din yaymak için de savaşa izin verilmemiştir. Tek gerekçe, zulme uğramaktır. Zulüm varsa, savaş bir insanlık borcu haline gelir. Bu insanlık borçundan kaçılmaz. Kaçanlar onursuz-şerefsiz olur. Müdafaa-i Hukuk zihniyetinin savaş anlayışı işte budur. Müdafaa-i Hukuk, her şeyden önce, Anadolu halklarının bağımsızlık ve kurtuluş savaşlarının ideolojisidir. Ama o aynı zamanda Anadolu aydınlanma devrimlerinin de yaratıcı ideolojisidir. Dahası var: Müdafaa-i Hukuk, bütün Müslüman dünyanın aydınlanma çığırının da yaratıcı öncüsüdür."

31 Ocak 2025 Cuma

"SALAKTAN MAZLUM OLMAZ, GERÇEK MAZLUM TÜRK MİLLETİDİR" - 3 -

"ZALİMLERİN EN AMANSIZ DÜŞMANI KUR'ANDIR" "Kur'an'ın yarattığı devrimler"in en önemlileri şöyle sıralanabilir: 1. Riyakarlığın En Kahpe Şirk Olduğunun İlanı, 2. Din(ruhban) Sınıfının Yıkılması, 3. Din(ruhban) Kisvesinin Yırtılması, 4. Resmi Mabedin Yıkılması, 5. Dindarlığın Üstünlük Ölçüsü Olduğu Yolundaki Anlayışın Yıkılması, 6. Aklın Egemenliğini İlan, 7. Kişiler Egemenliğinden İlkeler Egemenliğine Geçiş, 8. İnsan Haklarının İnanç üstü Bir Temele Oturtulması, 9. Zulmün Tek Düşman İlan Edilmesi, 10. Anlamını Bilmediği Metinleri Okuyarak İbadet Edenlerin Lanetlenmesi, 11. "Allah İle Aldatma" Kavramının Din Diline Sokulması, 12. Dinler Tarihinin ve Din Adamlarının Eleştiriye Açılması, 13. (uydurma) Hadisleri Din Yapan Zihniyetin Deşifre Edilmesi, 14. Okumanın Temel İbadet Yapılması, 15. İlmin Tek Üstünlük Ölçüsü Yapılması, 16. Ezilip Horlananların Yaratıcı-Motor Güç İlan Edilmesi, 17. Emek ve Artı-Değerin Belirleyici İlan Edilmesi, 18. Paylaşmayan Bir Dünyanın Mutlu ve Huzurlu Olamayacağının İlanı, 19. Niteliksiz Nüfus Artışının Zararlı İlan Edilmesi. (Not: Ayrıca -merhum- Yaşar Nuri Öztürk hocanın 54. nolu kitabının ismi olan başlıktır.)

28 Ocak 2025 Salı

"SALAKTAN MAZLUM OLMAZ, GERÇEK MAZLUM TÜRK MİLLETİDİR" - 2 -

Çevenaburiler yani "dini bütün olanları" kendilerine "gürcü" denilmesini "hakaret" kabul ederler ve mukabelen "- Biz kafir milleti terk ederek 'TÜRK' milletine-vatanına sığındık, 'gürcü-kartuli' arıyorsan, Batum'a-Tiflis'e gideceksin!" derler. Kral Kartlos'tan müphem "kartuli-gürcüleri" Batum ve civarından Anadolu'ya hicret eden "Çevenaburi"lere, "- Ha siz Türksünüz!" deyu ünler imiş? Cevenaburi(Hicret eden) olduğu halde, hala "ben gürcüyüm" diyen, buz gibi "Gavurdur"(nokta) (Ahzab HATTI / Hendek)

12 Ocak 2025 Pazar

- 12 -

- Ulu Sözlük - "müsavat dervişoğlu" başlığından; Müsavat Başkanın dik duruşunu destekliyoruz, böyle devam İnşaAllah. Sakın havlayan ite-köpeğe aldırış etmesin; "KÖPEKLER İSTEDİ DİYE, GÖKTEN KEMİK YAĞMAZ!." M. Mankurtyan'dan sonra partiyi toparlayıp "Türk milliyetçilerini" bir çatı altında toplar mı, bilinmez? Amma ve lakin; "Plana sadık kalcı" saray soytarılarının tekrar palazlanmalarını önleyebilir, ümidindeyiz? Ortalık "Türk milliyetçiliğini" arsızca - namussuzca istismar eden "natocu - amerikancık - klanist" sapıktan geçilmiyor!. 15.01.2025 14:14 ehli mekke

- 11 -

- Ulu sözlük - "abd yanıyor" başlığından; Amerika yanacak da, "ameri-kancıklar" kurtulacak mı? illâ ki onlar da (mazlum Türk-kürt milletime hıyanet eden mücrimler?) yanacak, hemde "cayır- cayır!." Peygamberlere (aleyh'es selam - ecmain) "bizi korkuttuğunuz azâbı" gönderin gelsin! deyu (iblis misali) kibirlenen mücrimler, hele bir önden buyursun!. Ad, semud ve lut kavmi misali, "azmış - sapkın" bir kavim yok oluyor!. şüphesiz ki, Allah diyen mahzun olmaz. (12.01.2025 ehli mekke)

8 Ocak 2025 Çarşamba

- 10 -

-Ulu Sözlük- "arap kökenli türk sosyalistler" Başlığından; Arap kökenli Türk sosyalist (hatta komünist) olarak -şair- İsmet Özel'i bilir idik, (babası Bağdat göçmeni Arap komiser olarak bilinir) lakin uzun yıllar rahle-i tedrisinden geçmemize rağmen, bir-kaç yıldır yollarımızı ayırdık. Uzun lafın kısası, yakın çevresinde yuvalanan "kabileci - siyonist - klanist" halenin etkisine kapılmış ve "Türk sosyalizmi" uğruna harcadığı onca mesaiyi-külliyatı heder etmiştir. Diyeceğimiz odur ki -Suriyeli- Mustafa Sibai'nin (İslam -arap- sosyalizmi) kitabı ve Mişel Eflak, george habaş ve mişel aun gibi Baascı arap sosyalisti jargonun gayr-i müslim - küfür odaklarınca boşa çıkarıldığına şahit olunmuştur. -Paraya, karıya adeta tapan- araplardan "sosyalist" çıkma imkan ve ihtimali yoktur (onların tabiatına aykırıdır). Bu meselenin bayraktarlığını dahi, "AZİZ TÜRK-KÜRT MİLLETİ" yapacaktır(Bİ-İZNİLLAH).